Milli takımımız Uefa Euro 2016 Avrupa Futbol Şampiyonasına hem puan, hem de futbol olarak kötü başladı. Euro 2016 Fransa’da grubundaki ilk maçında Hırvatistan ile karşılaşan milli takımımız bir iki dakikası..
Milli takımımız Uefa Euro 2016 Avrupa Futbol Şampiyonasına hem puan, hem de futbol olarak kötü başladı.
Euro 2016 Fransa’da grubundaki ilk maçında Hırvatistan ile karşılaşan milli takımımız bir iki dakikası dışında sahada hiç bir varlık gösteremedi. Hırvatistan takımının saha içindeki dinamikleri maç boyunca daha ağır basarken milli takımımızın hatları arasındaki kopukluk gözlerden kaçmadı.
Milli takımımız savunmamızda pas yaparken orta alanda ise takımımızı gol yollarına sokacak atakları organize edemedi. Orta alanda ilk yarıda Oğuzhan Özyakup sahada bir varlık gösteremezken, ileride de Cenk Tosun topla fazla buluşamadı. Arda Turan’ın bireysel çabası güçlü Hırvatlar karşısında yeterli olmazken, orta alanda daha aktif bir futbolcu olmasına rağmen Fatih Terim’in sağ kanatta görev verdiği Hakan Çalhanoğlu’da ilk yarıda bir varlık gösteremedi.
Orta sahadaki diğer iki isim Selçuk İnan ile Ozan Tufan rakip orta saha elemanları karşısında ağır kalırken bu bölgede Mehmet Topal’ın daha etkili olacağı kaçınılmaz görüldü. İlk yarının sonlarına doğru ceza alanı önünde uzaklaştırılamayan rakip hücumunda Modric’in ayağına tam oturan şutu yerden sekerek filelerimize gidinde yenik duruma düştük. Golde Volkan Babacan’ın da zamanlama hatası yaptığını düşünüyorum, yoksa böylesi üst düzey bir turnuvada bu tür bir gol yenmemeli.
Milli takımımız ikinci yarıda başlarken Fatih Terim doğru bir tercihle Volkan Şen’i sahaya sürdü. Aslında maça başlarken sahada olması gereken isim olmasını beklediğim Volkan Şen oyuna girdikten sonra rakip savunmayı zorlamaya başladık. Kadromuzda Volkan Şen ve Emre Mor gibi rakip orta sahayı bozacak, rakip savunmayı tedirgin edecek iki futbolcumuz varken, neden onlarla başlamak düşünülmez ki?
Garantili oynamak bazen güzeldir, mantıklıdır ama böylesi şampiyonalarda daha ilk maçtan gerekirse macera aramakta bir o kadar eğlenceli ve cesaret işidir. Madem ki elimizde böyle isimler var sür sahaya, biz düşüneceğimize bırak rakip düşünsün.
Tek forvetimiz Cenk Tosun’un arkasında Arda Turan serbest oynasın, orta sahaya da Selçuk İnan ile Hakan Çalhanoğlu hükmeksin, yada daha çok genç ve tecrübesiz diye daha az süre alacak olan Emre Mor yerine Arda Turan bir kanatta Volkan Şen bir kanatta oynar, çekersin Mehmet Topal’ı orta alana takıma dinamizm gelir.
Maç kazanmak için gol, gol atmak içinde hücum gerekir, oysa biz de tam tersi önce savunma ve gol yememe planları yapılır sürekli, gol atmayı da hep rastlantılara ve şansa bırakmak adet olmuştur.
Hırvatlarda çok kaliteli ve üst düzey futbolcular varken aslında bu sonucu doğal karşılayabiliriz ama amaç zaten zoru başarmaksa sonuç bu olmamalıydı. Karşılaşmanın hakemi genelde iyi maç yönetti ama Volkan Şen’in rakibinin üst baldırına doğru yaptığı hareket en azından bir sarı kartı gerektirirdi.
Umarım ve dilerim ki bir sonraki maçımızda biraz daha işin eğlence, oyun ve macera tarafına kaçarız. Tedbiri elden bırakmadan, ciddiyetten uzaklaşmadan, doğru düşünerek daha atak ve gole dönük oynayabilirsek en azından televizyon ekranları karşısındaki bizlerde, tribünleri dolduran taraftarlarda, sahada mücadele eden futbolcularda oynadıkları oyundan zevk alırlar.
(Eski site okunma sayıları – 842)
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.