Gelibolu’ya Yeni Devlet Hastanesi İstiyoruz

Uzun zamandır kendimi anlatmak ile ilgili hiç bu kadar ihtiyaç hissetmemiştim. Kendimi mücadelesi kuvvetli bir insan olarak tanımlıyorum ve yaşadığım yer, kendim, ailem ve çevrem için elimden geleni yapmam gerektiğine inanıyorum. Aktivistlik ruhumda var biraz galiba.

Pek çoğunuzun bildiği üzere 2014 yılında “Gelibolu Devlet Hastanesine doktor istiyoruz” diye münferit bir hareket başlatmış sonradan destekler ile büyümüş bir kampanyaya imza atmıştık. Kampanya ve yürüyüş o dönemde çok işe yaramış bebek dostu olarak açılan hastanemize o yıllarda olmayan çocuk doktoru dahi gelmişti. Personel yetersizliğinden acilde uzman doktorların nöbet tuttuğu dönem de pratisyen doktorların hastanemize gelmesiyle son bulmuştu.

Ancak adeta sağlık ocağı statüsünde yapılan devlet hastanesi, ne yazık ki siyasi çatışmalardan dolayı sadece 55 yataklı olarak kaldı yıllar içerisinde. Yakın geçmişte askeri hastanelerin devlet hastanesi bünyesine geçmesiyle, eksiğimizi büyük oranda gideren alternatif sağlık hizmeti alabilme yolumuz da ne yazık ki kapandı. Tam 7 yıl önceki kampanya ses getirmiş doktora kavuşmuştuk. Ancak bu yedi yılda hem nüfus arttı hem de Gelibolu çok büyüdü. Takdir edersiniz ki, köprünün faaliyete geçmesiyle bir bu kadar büyüyeceği öngörülüyor memleketimizin nüfusunun.

Bugünlerde yine bir takım etkinlik içerisindeyiz, bildiğiniz üzere. Gelibolu’ya 150 yataklı yeni devlet hastanesi istemek için bir avuç gönüllü yola çıktık. Bu konuya dair hep sorular geliyor bize. Niçin yeni bir devlet hastanesi istiyoruz diye kampanya başlattık? Neden böyle bir şey istiyorsunuz? Neden doktor değil hastane istiyorsunuz gibi çevreden gelen pek çok soruya maruz kalıyoruz.

Hastane istemek doktor istememek demek değil. Hastane istiyoruz ki doktor gelsin. Çünkü yatak sayısı arttığı için doktor kadroları da artacak. Çünkü tam teçhizatlı yeterli donanıma sahip yeni bir hastane insanlarımızın yollarda telef olma sorununa çare olacak. Çünkü bir MR çektirmek için yollara düşmek zorunda kalmayacak hiç kimse. Çünkü coğrafi yapısı yarımada olan Gelibolu, hava muhalefetine yenik düşmeyecek. Çünkü iki ayrı binayla hizmet vermeye çalışan şu andaki hastane tek bir binada toplanarak hastaların da idarecilerin de işini kolaylaştıracak. Birinde muayene olurken, diğer binaya giderek tahlil yaptırmak zorunda kalmayacak hiç kimse. Günlerce hatta aylarca randevu da beklemeyecek pek çok insan, şimdilerde olduğu gibi.

Üstelik Gelibolu’ya yapılacak tam donanımlı hastane, Çanakkale ve Keşan hastanelerinin de yükünü hafifletecek.

En önemlisi de uzun yıllardır Gelibolu’da doğmayan çocuklar artık Gelibolu’da doğacak. Sonuçta her şekilde Gelibolu insanı kazanacak. Biz Gelibolu’yu seven bir avuç insan bu amaçla yola çıktık. Bugün itibariyle de sahada başlattığımız imza kampanyasında topladığımız imza sayısı 6.458’e ulaştı sizlerin destekleri ve katılımlarıyla.

Bu zorlu mücadelemizde sağlığına, yaşadığı memlekete sahip çıkan, tüm duyarlı insanlara kalpten teşekkür ederiz. Her şey daha yaşanası bir Gelibolu için. Bir ve beraber olunca aşılamayacak zorluğun olmadığını biliyoruz. Daha evvelki etkinliklerimizde hep birlikte bunu tecrübe ettik. Daha yaşanabilen bir Gelibolu mümkün, biliyoruz ve sağlığımıza sahip çıkıyoruz. Seviyoruz seni Gelibolu hem de tüm eksikliklerine rağmen.

Sevgilerimle…