Kazanan Gelibolu Olsun

Ne olursa olsun bu kez kazanan Gelibolu olsun.

Tüm yurtta olduğu gibi Gelibolu’da da 30 Mart’ta yerel seçimler yapılacak sonraki 5 yıl için Gelibolu’yu yönetecek belediye başkanı göreve gelecek.

Bu başkan belki şuan ki belediye başkanı Mustafa Özacar olacak yada ondan önce Gelibolu’yu iki dönem yönetmiş Cihat Bingöl yada ilk kez bir kadın başkan Aygen Akdağ olacak. Bunu şuan da bilemiyoruz ama yaklaşık kırk sekiz saat sonra bunun cevabını alabileceğiz.

Gelibolu uzun yıllardır hizmet bekliyor, Gelibolu hak ettiği değeri bulmak istiyor, Gelibolu artık silkinmek ve kabuğunu kırmak istiyor, Gelibolu artık dünyanın tanıdığı Gelibolu olmak istiyor.

Belediye başkanı kim olursa olsun Gelibolu’nun artık kaybedecek zamanı yok, o süre bitti, o süre tükendi, bıçak kemiğe dayandı artık.

31 Mart’ta makam koltuğuna kim oturursa otursun, o koltuğun hakkını fazlasıyla çalışarak, özveriyle çalışarak, herkese eşit mesafede ama yakın durarak vermek zorundadır.

Gelibolu’nun eksikleri belli, başkanlığa aday olanlar da bunları zaten mitinglerinde dile getirdiler ama dile getirmek başka iş seçildikten sonra hayata geçirmek başka iş.

Sütten ağzı yanan yoğurdu üfleyerek yer sözünden yola çıkacak olursak, bizler yıllarca ne sözler duyduk, ne vaatler işittik, bunu sadece Gelibolu için söylemiyorum, ülke geneli için dile getiriyorum işte bu yüzden verilen sözler tutulmadığı takdirde Gelibolu halkı bunun hesabını soracaktır, onlar sormazsa bizler soracağız.

Başta da dediğim gibi Gelibolu’nun kaybedecek zamanı yok, umarım seçim meydanlarında verilen sözler zaman içinde nasılsa unutulur düşüncesiyle verilmemiştir.

Belediye başkan adaylığı bir yarıştır ve halk kimi takdir ederse başkan o olacaktır. Bir aday başkan seçildikten sonra sadece kendi partisinin değil herkesin başkanı olduğu bilinciyle çalışmalıdır.

Belediye başkanlığı tabii ki çocuk oyuncağı değildir, sorumluluk isteyen önemli bir iştir, hele ki Gelibolu belediye başkanlığı daha da çok önemlidir. Dünyanın tanıdığı markalaşmış Gelibolu isminin yerleşim yeri de dünyanın tanıdığı bu marka isme uygun olmalıdır.

Belediye bazı kişilerin algılarının aksine çiftlik değildir, öyle görülmemelidir. Öyle görenler varsa şimdiden ya bu düşüncelerinden yada adaylıklarından vazgeçmelidirler. Çünkü bu düşünce doğru bir düşünce değildir. Gelibolu’yu yönetecek kişinin sığ düşünceleri olmamalıdır.

Bir çok başkan gördü Gelibolu halkı. Bazıları coşkuyla peşlerinden koştu, bazıları bunu fanatizme dönüştürdü, bazıları çıkarı olduğu için, bazıları da sadece siyasi düşüncesinden dolayı takıldı peşlerine.

Gördüğümüz bir çok başkandan sonra gelinen nokta ne yazık ki hiçte iç açıcı bir görüntü sunmuyor bizlere. Yapılan ufak tefek işler yok değil ama dışarıdan bakıldığında Gelibolu betonlaşma dışında hep aynı geri kalmış Gelibolu olarak görülüyor.

Bu seçimler sonunda Gelibolu’nun kaderi değişmeli, başkan kim olursa olsun koltuk sevdasını Gelibolu sevdasına çevirmeli. O koltuğa oturacak olan her kim olursa olsun, önce kendi kendine namus sözü vermelidir.

Sorunlar çözülemeyecek sorunlar değildir ama bu sorunları çözmek için öncelikle akılcı davranmak gerekmektedir. Siyasi görüşler bir kenara bırakılmalı, her kesimden destek alınarak Gelibolu’yu ayağa kaldıracak projeler üretilmelidir.

Belediye başkanlığı makam koltuğu sıradan bir koltuk değildir. Onun değerini, önemini bilmek atılacak ilk adım olmalıdır. Seçim meydanlarındaki hırsı, azmi seçimden sonra makam koltuğunda da görmek umuduyla yapılacak seçimlerin ülkemize ve Gelibolu’ya hayırlar getirmesini dilerim.

Hak eden, takdir edilen başkan olsun ama kazanan Gelibolu olsun…

(Eski site okunma sayısı – 1156)