Uyku, insanın yoksunluÄŸu karşısında en dayanaksız olduÄŸu, kaçınılmaz ve önlenemez bir biçimde yerine konması gereken bir durum. Uykusuzluk hastalığı olarak bilinen “Ä°nsomnia” pek çok insanda görülüyor. Ä°nsomnia hastalığının uykuya baÅŸlamada,..
Uyku, insanın yoksunluÄŸu karşısında en dayanaksız olduÄŸu, kaçınılmaz ve önlenemez bir biçimde yerine konması gereken bir durum. Uykusuzluk hastalığı olarak bilinen “Ä°nsomnia” pek çok insanda görülüyor.
İnsomnia hastalığının uykuya başlamada, sürdürmede, dinlendirici ve kaliteli uyumada güçlük yaşattığını belirten Türkiye İş Bankası grup şirketlerinden Bayındır Sağlık Grubu Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Fuat Özgen, insomnianın kişilerin günlük hayat performanslarını da olumsuz etkilediğini söyleyerek, hastalık hakkında açıklamalarda bulundu.
İnsomnianın nedenleri ve belirtileri nelerdir?
Uykusuzluk Problemi Olanlar Dikkat!
Uyku, insanın,yoksunluÄŸu karşısında en dayanaksız olduÄŸu, kaçınılmaz ve önlenemez bir biçimde yerine konması gereken bir durum. Uykusuzluk hastalığı olarak bilinen “Ä°nsomnia” pek çok insanda görülüyor.
İnsomnia hastalığının uykuya başlamada, sürdürmede, dinlendirici ve kaliteli uyumada güçlük yaşattığını belirten Türkiye İş Bankası grup şirketlerinden Bayındır Sağlık Grubu Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Fuat Özgen, insomnianın kişilerin günlük hayat performanslarını da olumsuz etkilediğini söyleyerek, hastalık hakkında açıklamalarda bulundu.
Gerçek işlevi hala bilinmemesine rağmen, yemek ve içmek gibi yaşam için gerekli fizyolojik bir ihtiyaç olan uyku, beynin istirahat ettiği bir süreç değil; aktif, kompleks ve dinamik bir süreç olarak biliniyor. Basit bir süreç olmayan uyku, beynin birçok kısmı tarafından kontrol edilen çeşitli evrelerden oluşuyor. Sağlıklı uyku; uykuya dalış, hafif, derin ve rüya uykusu evrelerinin yeterli sürelerde görülmesi ile sağlanıyor. Psikolojik faktörlerle birlikte fiziksel hastalıklar ve tedavide kullanılan ilaçlar da uykusuzluğa yol açabiliyor. Uykuda hareket bozuklukları, parasomniler, uykuda solunum bozuklukları gibi bazı primer uyku bozuklukları da uykusuzluğa yol açabiliyor.
İnsomnia (uykusuzluk) uyku için yeterli fırsat ve imkan olmasına rağmen, süreğen bir şekilde uykuya başlamada, sürdürmede, dinlendirici ve kaliteli uyumada güçlük ve sonuçta gün içi işlevselliğinde bozulmalarla karakterize şekilde ortaya çıkıyor. Erişkinlerin yüzde 30-40’ı yaşamlarının bir döneminde uykusuzluk yakınmaları tanımlarken, yüzde 10-13’ü yaşamlarını ileri derecede etkileyecek düzeyde uykusuzluk tanısı alıyor. Ülkemizde yapılan çalışmada ise kişilerin yüzde 9’unun insomnia tanısı taşıdığı görülüyor.
İnsomnia Depresyon Riskini Artırıyor
Ä°yi bir uykunun fiziksel, ruhsal tamir ve yenilenmemiz için gerekli bir süreç olduÄŸunu belirten Bayındır Söğütözü Hastanesi ve Bayındır Kavaklıdere Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Fuat Özgen “Yenilenme saÄŸlanmadığında fiziksel belirtilerin yanında ruhsal olarak isteksizlik motivasyon kaybı, sinirlilik, dikkat ve bellek bozuklukları ortaya çıkıyor. Ä°nsomniya hastalarında depresyon ya da diÄŸer bir psikiyatrik bozukluk geliÅŸme riski yüksek. Ä°nsomniya hastalarının, insomni olmayanlara göre 3 buçuk yıl içinde depresyon geliÅŸimi dört kat, anksiyete bozukluÄŸu geliÅŸimi iki kat, madde kötüye kullanımı ya da bağımlığı da yedi kat fazla görülüyor. DiÄŸer taraftan hemen her psikiyatrik bozuklukta uykusuzluk yüksek oranlarda bir belirti olarak ortaya çıkıyor” dedi.
Bu Belirtiler Uykusuzluk Hastalığına Yakalandığınızı İşaret Ediyor Olabilir
Kaygı seviyesi yüksek, obsesif kiÅŸilik özellikleri gösteren, kontrolcü kiÅŸilerde insomnia görülme oranının yüksek olduÄŸunu belirten Prof. Dr. Fuat Özgen, “Gün içinde yorgunluk, kırıklık, dikkat, konsantrasyon, bellek güçlüğü, sosyal ya da mesleki iÅŸlevsellikte bozulma veya düşük okul performansı insomnianın belirtileri arasındadır. Ayrıca duygudurum bozukluÄŸu, irritabilite (sinirlilik hali), gündüz uykuluÄŸu, motivasyon, enerji ya da inisiyatifte azalma, hafıza sorunları, dikkat eksikliÄŸi, iÅŸte ya da araç kullanırken hata yapma veya kaza yapma eÄŸiliminde artma, uyku yoksunluÄŸuna baÄŸlı gerginlik, baÅŸ aÄŸrısı, mide-bağırsak sistemine ait semptomlar da hastalığın belirtileri arasında yer alıyor” dedi.
Stres İnsomniayı Tetikliyor
KiÅŸinin tıbbi öz geçmiÅŸinin, fiziksel muayenenin ve bazı kan testlerinin uykusuzluÄŸun nedenlerinin belirlenmesinde fayda saÄŸlayacağını aktaran Prof. Dr. Fuat Özgen, insomnianın nedenleri hakkında ise ÅŸunları söyledi: “Uyku hijyeninin en temel kuralı sabah erken, aynı saatte kalkmak ve uyku gelince yatmak olarak biliniyor. ÇoÄŸu vakada uykusuzluk birkaç faktörün bileÅŸimi sonucu oluyor. Bu faktörler arasında uyku hakkında ne düşündüğünüz, yaÅŸam koÅŸullarınızın seçimi ve nerede uyuduÄŸunuz yer alıyor. Bazı durumlarda, tıbbi veya psikiyatrik problemler sebebiyle kullanılan ilaçlar uykusuzluk nedeni olarak ifade ediliyor. EÄŸer uyku saÄŸlığınız bir aydan daha uzun süredir bozuksa ve günlük iÅŸlevlerinizi bozuyorsa doktorunuza baÅŸvurmanız gerekiyor. Uykuyla ilgili solunum bozuklukları, huzursuz bacaklar sendromu, psikiyatrik bozukluklar ve diÄŸer tıbbi bozukluklar da uykusuzluÄŸa neden olabiliyor. Bilgisayar, televizyon, iÅŸ hayatı, trafikte geçen zaman, görevler, akıllı telefonlar, ödevler, kent yaÅŸamının getirdiÄŸi stres oluÅŸturan faktörler insomnianın artışına yol açıyor. Günlük yaÅŸantımızda oluÅŸan stres faktörleri kronik uykusuzlukta, bireysel farklılık olmakla birlikte baÅŸlatıcı faktör olarak rol oynuyor. UykusuzluÄŸun kronik hale gelmesi için genetik faktörler, kiÅŸilik yapısı, yatakta uzun zaman geçirme gibi sürdürücü faktörler de önem taşıyor”.
Uykusuzluk Kilo Aldırabilir
Prof. Dr. Fuat Özgen, uyku yoksunluÄŸunun bazı hormonların salınımını da etkilediÄŸini aktararak sözlerine şöyle devam etti. “Büyüme hormonu uykuda bedenimizi tamir edip, yara iyileÅŸmelerini hızlandırırken yaÅŸlanmayı yavaÅŸlatıyor. Bu hormon özellikle çocukların büyümesini doÄŸrudan etkiliyor. Uyku yoksunluÄŸu çeÅŸitli hormonların salınımını bozuyor. ‘Doydum’ diyen leptin hormonunun salınımı azalırken ‘Açım, yemem lazım’ diyen Ghrelin hormonu az uyunduÄŸunda artıyor. Bu da kilo alımı, enerji tüketiminde azalma, yüksek kalorili gıdalara düşkünlüğe neden oluyor. Altı saatten az uyuyanlarda, 7-9 saat uyuyanlara kıyasla yüzde 30 daha fazla obezite görülüyor. Yeterli süre ve kalitede uyku, kilo vermeyi kolaylaÅŸtırıyor. Az uyuyanlar enfeksiyonlara daha çabuk yakalanıyor. Uyku süresinin kısalması ile bağışıklıkta rol oynayan çeÅŸitli protein oranlarında artışlar görülüyor. Yine kan hücrelerinden salınan enfeksiyondan koruyan moleküllerin düzeyi de azalıyor. Gerek virüs gerekse bakteriyel enfeksiyonlara eÄŸilim artıyor. Yedi saatten az uyuyanlarda soÄŸuk algınlığı, grip benzeri enfeksiyonlar üç kat daha sık geliÅŸiyor. Az uyuyanlarda insülin direnci artıyor. Uykusuzluk çeken hastalar gibi beÅŸ saatten az uyuyanlarda da ÅŸeker hastalığı geliÅŸimi üç kat artıyor” ifadelerini kullandı.
Ä°nsomnia’da Nedene Yönelik Tedavi Planlanmalı
Tedaviye baÅŸlamadan önce iyi bir deÄŸerlendirme yapılıp insomnia nedeninin ortaya konması gerektiÄŸini belirten Prof. Dr. Fuat Özgen, “Ä°nsomnia psikiyatrik veya fiziksel bir hastalığın belirtisi olarak insomnia ortaya çıkmışsa bu hastalığın tedavisi uykusuzluÄŸun tedavisinde öncelikli oluyor. Yine uykuda hareket bozukluÄŸu gibi primer bir uyku bozukluÄŸu sonucu ortaya çıkan insomniada tedavi tamamen farklı prensiplerle yapılması gerekiyor. Uyku hijyeni eÄŸitimi, biliÅŸsel ve davranışsal tedavi yöntemleri gibi farmakolojik olmayan tedaviler kronik insomniada birincil tedavi seçenekleri arasında yer alıyor. En temel öneriler, sabah kalkış saatinin erkene alınması, akÅŸam uyku gelince yatılması, uyunmayan sürenin yatakta geçirilmemesi olarak ifade ediliyor. UykusuzluÄŸa neden olan ikincil nedenler tespit edilerek ve bunlara yönelik tedavilere öncelik vermesi büyük önem taşıyor. Uykusuzluk çeken kiÅŸiler sıklıkla doktora baÅŸvurmadan kendi kendini tedavi maksadıyla ilaç ve alkole baÅŸvurduÄŸunda bu durum hastalığın kronikleÅŸmesine yol açıyor” diye konuÅŸtu.
İnsomniaya Karşı Alınacak Önlemler
Prof. Dr. Fuat Özgen, insomniaya karşı alınabilecek kişisel önlemleri sıraladı:
Sabah uyanınca yataktan çıkılmalı
Her sabah aynı saatte ve erken kalkılmalı
Gündüzleri uyunmamalı
Düzenli egzersiz yapılmalı ancak akşam saatlerinde heyecan oluşturacak aktivitelerden kaçınılmalı
Yatak odası ses, ışık, ısı yönünden korunmuş olmalı
Yatak odası uyku dışında çalışmak için kullanılmamalı
Uyku saatine yakın yemek yememeli
Kafeinli, alkollü, kolalı içeceklerden ve tütün kullanımından kaçınılmalı
Uyku gelmeden yatağa gidilmemeli, yatakta uyumaya çabalamamalı
Veri politikasındaki amaçlarla sınırlı ve mevzuata uygun şekilde çerez konumlandırmaktayız. Detaylar için veri politikamızı inceleyebilirsiniz.